Bakırhan'dan Kritik Çağrı: Kürt Sorunu ve Ortadoğu Barışı
Gündem

Bakırhan'dan Kritik Çağrı: Kürt Sorunu ve Ortadoğu Barışı


17 June 20255 dk okuma1 görüntülenmeSon güncelleme: 17 June 2025

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, partisinin grup toplantısında önemli açıklamalarda bulundu. Bakırhan, hem iç hem de dış gündeme dair değerlendirmelerde bulunarak, Türkiye'nin Ortadoğu'daki fırtınadan Kürt sorununun demokratik çözümüyle çıkabileceğini söyledi.

Deniz Poyraz Anıldı, Ortadoğu'daki Gerilim Değerlendirildi

Konuşmasına, 17 Haziran 2021’de partilerinin İzmir il binasına düzenlenen saldırıda hayatını kaybeden Deniz Poyraz’ı anarak başlayan Bakırhan, “40 yıl geçse de katillerin peşini bırakmayacağız,” dedi. İsrail ve İran arasında yükselen gerilimi değerlendiren Bakırhan, söz konusu çatışmanın Ortadoğu'da büyük bir jeopolitik krize dönüşebileceğini belirterek, şu ifadeleri kullandı:

“Ortadoğu'da kaos yaşanırken iç barışı kurmak en güvenli yoldur. Kürt sorununda demokratik çözüm, tüm halklar için huzur demektir.

Bakırhan'dan İran'a Üçüncü Yol Çağrısı

Mezopotamya Ajansı’nda yer alan habere göre, PKK lideri Abdullah Öcalan ile iletişim yollarının açılması gerektiğini belirten Bakırhan’ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

  • “Ortadoğu’da savaş, çatışma ve kaosun ritmi yükselirken Türkiye’de de çözüm ve barışın ritmini hep birlikte yükseltmemiz gerekiyor."
  • "İran ve İsrail arasındaki bu çatışmalardan dersler çıkarıp, Türkiye’de sessiz bir şekilde yürüyen barış ve çözüm iradesinin güçlü bir şekilde devam etmesini sağlamak gerekiyor."
  • "Ateş çemberi ülkemizin etrafını sararken maceracı senaryolara yaslanmak doğru değil. Türkiye halklarının iç barışını sağlamak en güvenli yoldur."
  • "Daha fazla demokrasi, adalet, özgürlük tek parolamızdır. Bölge ve Türkiye silahlarla masa başı küresel planlamalarla değil demokratik, eşit, ortak yaşamla anca huzura kavuşabilir."

Bakırhan, Türkiye'nin bu fırtınalardan Kürt sorununun demokratik çözümünü sağlayarak kurtulabileceğini vurgulayarak, İran'daki toplumsal kesimlerin durumuna dikkat çekti. Kürtler, Farslar, Belluciler, Azerilerin aynı acıyı paylaştığını, kadınların temel haklarından mahrum olduğunu ve halkın yoksullukla boğuştuğunu belirtti. Çözümün savaşta veya gerçekleri inkâr etmekte yatmadığını, tüm halkları eşit gören, farklı kimlik ve inançları tanıyan demokratik bir rejimden geçtiğini ifade etti.

"Kürt'e Kapan Kurma Aklından Vazgeçilmeli"

Bakırhan, Sayın Bahçeli'nin vurguladığı Türkiye yüzyılına mühür vuracak kutlu hedefler için yolun belli olduğunu, barış sürecinin başarısı için adımlar atılması gerektiğini söyledi. Güncel siyaset hesabıyla jeopolitik tehlikelerin savuşturulamayacağını, seçime, ankete, küçük hesaplara takılan siyasetin Ortadoğu’daki fırtınalı sularda ülkeyi rotasız bırakacağını belirtti. Kürt sorunu ve demokratikleşmeyi halen güvenlik bağlamında konuşmanın yüzyılın en büyük hatası ve yanlışı olacağını vurguladı. Sayın Öcalan'ın güvenlikçi aklın kurduğu Kürt kapanını 27 Şubat’ta asrın çağrısıyla kırdığını, Ortadoğu kaos içerisindeyken artık Kürt'e kapan kurma aklından herkesin vazgeçmesi gerektiğini ifade etti.

Bakırhan, ayrıca Diyarbakır’da Kürt partileriyle yapılan görüşmelerin önemine dikkat çekerek Kürt siyasi aktörlerin "onurlu bir barış" konusunda ortaklaştığını belirtti. Son olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne “Demokratik Toplum ve Barış Komisyonu” kurulması çağrısında bulundu.

Bakırhan'ın açıklamaları, Türkiye'nin iç ve dış politikası açısından kritik bir dönemde yapıldı. Kürt sorununun çözümü ve Ortadoğu'da barışın sağlanması için atılacak adımların, Türkiye'nin geleceği üzerinde önemli etkileri olacağı düşünülüyor. Bakırhan'ın çağrıları, bu yönde atılacak adımların önünü açabilir ve Türkiye'nin bölgedeki rolünü güçlendirebilir.