Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA), İsrail'in 18 Mart'ta ateşkesi bozmasından bu yana Gazze Şeridi'nde 600 çocuğun öldürüldüğünü ve 1600'den fazla çocuğun yaralandığını duyurdu. Bu acımasız tablo, uluslararası kamuoyunda büyük yankı uyandırdı ve İsrail'e yönelik eleştirilerin artmasına neden oldu.

Ateşkes İhlali ve Artan Şiddet

Filistin İnsan Hakları Merkezi'nin 19 Nisan'da yayımladığı açıklamaya göre, İsrail'in Gazze Şeridi'ne saldırılarını yeniden başlattığı 18 Mart'tan bu yana 595 çocuk ve 308 kadın öldürüldü. İsrail ordusu, 19 Ocak'ta yürürlüğe giren ateşkesin ardından 18 Mart sabahı şiddetli saldırılarına yeniden başladı. Bu saldırılar, bölgedeki zaten kırılgan olan durumu daha da kötüleştirdi.

İsrail ordusunun saldırıları yeniden başlatmasından itibaren çoğunluğu yaşlı, kadın ve çocuk olmak üzere 1864 Filistinli hayatını kaybetti ve 4 bin 890 kişi yaralandı. İsrail'in Gazze Şeridi'ne 7 Ekim 2023'ten bu yana düzenlediği saldırılarda ise yaşamını yitiren Filistinlilerin sayısı 51 bin 240'a, yaralıların sayısı da 116 bin 931'e yükseldi. Bu rakamlar, Gazze'deki insani krizin boyutunu gözler önüne seriyor.

Tarafların Karşılıklı Suçlamaları

Ateşkesi bozan İsrail, yeni ateşkes tekliflerini reddettiği gerekçesiyle Hamas'a karşı "gittikçe artan askeri güçle" hareket edeceğini duyurdu. Hamas ise "İsrail'in verdiği sözlere uymadığını ve ateşkese arabulucu ülkelerin gözü önünde sorumluluklarını yerine getirmeyerek Gazze Şeridi'nde Filistin halkına karşı soykırımı yeniden başlattığını" açıkladı. Bu karşılıklı suçlamalar, bölgedeki gerginliği daha da artırıyor.

İsrail'in Gazze'ye saldırıları, Başbakan Binyamin Netanyahu'nun iç istihbarat teşkilatı Şin-Bet Direktörü'nü görevden alması gibi tartışmalı siyasi adımlarının gölgesinde başlatması dikkati çekti. Bu durum, saldırıların siyasi motivasyonları olup olmadığı sorusunu gündeme getiriyor.

Uluslararası Tepkiler ve Gelecek Beklentileri

Gazze'deki durum, uluslararası toplumun dikkatini çekmeye devam ediyor. Birçok ülke ve uluslararası kuruluş, İsrail'e yönelik eleştirilerini dile getirirken, bölgede kalıcı bir barışın sağlanması için çaba gösteriyor. Ancak, taraflar arasındaki derin güvensizlik ve çözümsüzlük, barış umutlarını zayıflatıyor.

Angelina Jolie gibi ünlü isimlerin de Gazze'deki duruma dikkat çekmesi, konunun küresel kamuoyunda daha fazla yankı bulmasına yardımcı oluyor. Jolie'nin "Gazze toplu mezara dönüştü" şeklindeki açıklaması, bölgedeki insani felaketin vahametini gözler önüne seriyor.

Gazze'de yaşanan çocuk ölümleri ve artan şiddet, uluslararası toplumu harekete geçmeye ve bölgede kalıcı bir barışın sağlanması için daha fazla çaba göstermeye çağırıyor. Aksi takdirde, Gazze'deki insani krizin daha da derinleşmesi ve daha fazla masum insanın hayatını kaybetmesi kaçınılmaz olacaktır.