CHP'li TBMM Başkanvekili Gülizar Biçer Karaca'nın, Meclis kürsüsünden okuttuğu TİP'li Can Atalay hakkındaki Anayasa Mahkemesi (AYM) kararının yanlış karar metni olduğu iddiası gündeme bomba gibi düştü. Bu durum, Meclis'te büyük bir tartışma yarattı ve siyasi arenada yankı uyandırdı.

Karaca'nın Atalay Girişimi Tartışma Yarattı

Gülizar Biçer Karaca'nın mayıs ayındaki Meclis Başkanvekili seçimlerinde yerini garantiye almak amacıyla yaptığı "Atalay" girişimi, Meclis gündemindeki sıcaklığını koruyor. Karaca'nın CHP'li Katip Üye Sibel Suiçmez'e okuttuğu kararın 2023 tarihli olması dikkat çekiyor. AYM'nin 2024 yılında aldığı ikinci kararla bu tarihte verilen hükmün hukuken geçersiz duruma düşmesi, Karaca'nın okuttuğu kararı AYM içtihatlarına göre de yok hükmünde bırakıyor.

Bu durum, Karaca'nın eyleminin kasıtlı olup olmadığı sorusunu akıllara getiriyor. Meclis'in hukukçu milletvekillerinden olan Karaca'nın, AYM'nin Can Atalay hakkında verdiği 21 Aralık 2023 tarihli kararı okutması, siyasi kulislerde farklı yorumlara neden oluyor.

Hukuki Süreç Nasıl İşledi?

AYM'nin Can Atalay kararı süreci oldukça karmaşık bir hal aldı. İşte kronolojik olarak yaşananlar:

• AYM, Can Atalay hakkında bir karar verdi.
• Bu karar, Yargıtay tarafından uygulanmadı.
• CHP, ana muhalefet partisi olarak AYM'ye başvurdu.
• AYM, 1 Ağustos 2024'te ikinci bir karar alarak Atalay'ın serbest bırakılmasını yineledi.

Ancak bu ikinci karar TBMM'ye gönderilmediği için Meclis gündemine alınmadı. Ayrıca karar, bir önceki başvurudan sonra yapılan başvurunun sonucunda geldiği için hukuken anlamını yitirmiş durumda.

Sonuç

Gülizar Biçer Karaca'nın Meclis'te okuttuğu yanlış AYM kararı, siyasi arenada büyük bir tartışma başlattı. Bu durum, hem Karaca'nın siyasi geleceği hem de CHP'nin imajı açısından önemli sonuçlar doğurabilir. Olayın perde arkası ve Karaca'nın motivasyonu henüz netlik kazanmamış olsa da, bu skandalın yankıları uzun süre devam edecek gibi görünüyor.