İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSKİ) bir rüşvet iddiasıyla gündeme geldi. İddiaya göre, bir vatandaşın projesiyle ilgili görüş almak için başvurduğu İSKİ Su Havzaları Daire Koruma Başkanlığı'ndan sonuç alamaması üzerine, İSKİ Genel Müdürü Şafak Başa'nın "Fatih Keleş'in yanına git, ne veriyorsan ver, senin işini ancak o çözebilir" dediği öne sürüldü.

İddiaların Odağındaki İsim: Fatih Keleş

Müşteki İdris Ö., yaşadığı süreci şu sözlerle aktardı: "Bekletilme neticesinde ben de İSKİ Genel Müdürü Şafak Başa'dan randevu aldım. Genel Müdür Şafak, bana 'Fatih Keleş'in yanına git, ne veriyorsan ver, senin işini ancak o çözebilir.' dedi. Fatih Keleş, bize talimat verirse 10 dakikaya yazını hazırlarız.' dedi. Ben hayatımda hiç kimseye rüşvet vermediğimden, almadığımdan dolayı Şafak Başa'nın bu teklifinden dolayı şoka uğradım." İdris Ö.'nün bu açıklamaları kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. Bu iddialar, Fatih Keleş'in kim olduğu ve İSKİ içindeki rolü sorularını da beraberinde getirdi.

Şafak Başa'dan Yanıt Gecikmedi

İddiaların odağındaki isim olan İSKİ Genel Müdürü Şafak Başa ise, müşteki İdris Ö.'nün beyanlarının iftira olduğunu savundu. Başa'nın bu açıklaması, olayın daha da karmaşık bir hale gelmesine neden oldu. Tarafların karşılıklı suçlamaları, soruşturmanın derinleşeceğini ve gerçeğin ortaya çıkarılmasının önemini gösteriyor.

Soruşturmanın Seyri Nasıl Olacak?

Bu vahim iddiaların ardından, İSKİ ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) yetkililerinin nasıl bir tutum sergileyeceği merak konusu. Olayla ilgili bir soruşturma başlatılıp başlatılmayacağı, soruşturmanın ne kadar derinlemesine yapılacağı ve sonuçlarının kamuoyuyla ne zaman paylaşılacağı yakından takip edilecek. Bu süreçte şeffaflık ve adil bir soruşturma yürütülmesi, kamuoyunun güvenini sağlamak açısından büyük önem taşıyor.

İSKİ'de yaşanan bu rüşvet iddiası, kurumun ve İBB'nin imajını zedeleyebilecek potansiyele sahip. İddiaların gerçek olup olmadığı, soruşturma sonucunda netlik kazanacak. Ancak, bu süreçte kamuoyunun bilgilendirilmesi ve şeffaf bir yönetim anlayışının sergilenmesi, güven kaybının önüne geçilmesi açısından kritik önem taşıyor.