Los Angeles'ta göçmenlik karşıtı uygulamalara yönelik protestoların şiddetlenmesi üzerine Belediye Başkanı Karen Bass, belirli bölgelerde sokağa çıkma yasağı ilan etti. Karar, kentteki gerginliğin tırmanmasıyla alındı. Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza Teşkilatı'nın (ICE) baskınları sonrası başlayan protestolar, altıncı gününde de devam ediyor. Peki, Los Angeles'ta neler oluyor? İşte detaylar...

Sokağa Çıkma Yasağı İlan Edildi

Los Angeles Belediye Başkanı Karen Bass, protestoların kontrolden çıkması üzerine harekete geçti. Kentin belirli bölgelerinde, yerel saatle 20.00 ile 06.00 arasında sokağa çıkma yasağı ilan edildi. Bass, yasağın amacının kamu güvenliğini sağlamak ve mülkleri korumak olduğunu belirtti. Ayrıca, şehir merkezinde Los Angeles Polis Departmanı (LAPD) ekiplerine ek olarak, yüzlerce kolluk kuvvetinin görevlendirildiğini de sözlerine ekledi.

Başkan Bass, yaptığı açıklamada protestoların barışçıl niteliğini yitirdiğini savunarak "yerel acil durum" ilan ettiklerini söyledi. Sokağa çıkma yasağı, kolluk kuvvetleri, sağlık ve acil yardım personeli, bölge sakinleri, işe gidiş-geliş yapanlar ile basın mensupları haricindeki herkesi kapsıyor.

Protestolar Nasıl Başladı?

Protestolar, 6 Haziran'da ICE'nin başlattığı büyük çaplı baskınlarla yaklaşık 118 göçmenin gözaltına alınmasıyla başladı. Özellikle Fashion District, Home Depot ve giyim toptancılarındaki aramalar, geniş çaplı tepkilere yol açtı. Başlangıçta barışçıl olan gösteriler, zamanla şiddet olaylarına dönüştü. Araç yakma, polise saldırı gibi olayların yaşanması üzerine polis, göz yaşartıcı gaz ve plastik mermilerle müdahale etti.

New York Times'ın haberine göre, Los Angeles'ta geçtiğimiz haftadan bu yana en az 150 kişi tutuklandı. Protestolar, San Francisco da dahil olmak üzere eyaletin diğer kentlerine de yayıldı. Yetkililer, Los Angeles'ın yaklaşık 30 mil güneydoğusundaki Santa Ana kentinde, federal ajanların protestoculara karşı göz yaşartıcı gaz, biber gazı ve plastik mermi kullandığını bildirdi.

Trump'ın Göçmen Politikaları ve Etkileri

Eski ABD Başkanı Donald Trump'ın göçmen karşıtı politikaları, bu protestoların fitilini ateşleyen önemli bir faktör olarak görülüyor. Göreve başladığı gün imzaladığı başkanlık kararnamesiyle eski ABD Başkanı Joe Biden döneminde getirilen "çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılık" uygulamalarını kaldıran Trump, daha sonra yasal yollarla göç etme imkânı tanıyan "CBP One" uygulamasının da kaldırıldığını duyurmuştu.

Trump ayrıca, "suçlu göçmenlerin" gözetim altında tutulması için Guantanamo Körfezi'nde 30 bin kişinin kalabileceği tesisin hazırlanması talimatını vermişti. Bu politikalar, Latin Amerika ve diğer bölgelerden gelen göçmenler arasında büyük bir endişe ve tepkiye yol açmıştı.

Sonuç

Los Angeles'ta ilan edilen sokağa çıkma yasağı, kentteki gerginliğin ne kadar yüksek olduğunu gösteriyor. Göçmenlik karşıtı politikaların tetiklediği bu protestoların geleceği belirsizliğini koruyor. Yetkililerin, hem kamu güvenliğini sağlamak hem de protestocuların haklarını gözetmek arasında hassas bir denge kurması gerekiyor. Aksi takdirde, olayların daha da büyümesi ve kontrolden çıkması kaçınılmaz olabilir. Gelişmeleri yakından takip etmeye devam edeceğiz.