
Şiddete Çözüm Çift Terapisi mi? Komisyondan Şaşırtan Öneri!
Kadına yönelik şiddeti araştırma komisyonunun raporunda yer alan "çift terapisi ve esnek çalışma" önerileri büyük yankı uyandırdı. Şiddetin önlenmesi amacıyla hazırlanan rapordaki bu öneriler, kamuoyunda farklı yorumlara neden oldu. Peki, bu öneriler ne anlama geliyor ve şiddeti önlemede ne kadar etkili olabilir?
Çift Terapisi Önerisi Ne Anlama Geliyor?
Komisyon raporunda yer alan çift terapisi önerisi, şiddetin kaynağında yatan sorunların çiftler arasında çözülmesine yönelik bir yaklaşımı temsil ediyor. Ancak, bu öneri bazı kesimler tarafından, şiddeti meşrulaştırma ve sorumluluğu mağdura yükleme potansiyeli taşıdığı gerekçesiyle eleştiriliyor. Uzmanlar, çift terapisinin ancak her iki tarafın da şiddeti kabul etmesi ve değişime istekli olması durumunda faydalı olabileceğini belirtiyor. Aksi takdirde, terapinin şiddeti uygulayan kişiye manipülasyon fırsatı verebileceği ve mağduru daha da zor durumda bırakabileceği uyarısında bulunuyor.
Esnek Çalışma Önerisi Şiddeti Azaltır mı?
Raporda yer alan bir diğer öneri ise esnek çalışma modelinin yaygınlaştırılması. Bu öneri, özellikle ekonomik bağımlılığı olan kadınların şiddetten uzaklaşmasına yardımcı olmayı amaçlıyor. Esnek çalışma sayesinde kadınlar, iş ve aile yaşamlarını daha iyi dengeleyebilir ve ekonomik özgürlüklerini kazanabilirler. Ancak, esnek çalışma modelinin her sektörde uygulanabilir olmaması ve bazı işverenlerin bu modele sıcak bakmaması, bu önerinin uygulanabilirliğini sınırlayabilir. Ayrıca, esnek çalışma modelinin kötüye kullanılması durumunda, kadınların iş hayatında daha da dezavantajlı duruma düşebileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
Kadına yönelik şiddet, karmaşık ve çok boyutlu bir sorun. Bu nedenle, şiddetin önlenmesi için tek bir çözüm yolu bulunmuyor. Çift terapisi ve esnek çalışma gibi önerilerin yanı sıra, eğitim, farkındalık yaratma, yasal düzenlemeler ve destek mekanizmalarının güçlendirilmesi gibi birçok farklı alanda çalışmalar yapılması gerekiyor. Şiddetle mücadelede bütüncül bir yaklaşım benimsenmeli ve tüm paydaşların işbirliği yapması sağlanmalıdır.
Kadına yönelik şiddeti araştırma komisyonunun raporunda yer alan bu öneriler, tartışmaları beraberinde getirse de, konunun gündeme gelmesine ve farklı çözüm yollarının aranmasına katkı sağlıyor. Ancak, bu önerilerin uygulanabilirliği ve etkinliği konusunda daha detaylı araştırmalar yapılması ve uzman görüşlerinin alınması gerekiyor. Şiddetle mücadelede en önemli adım, şiddetin her türlüsüne karşı sıfır tolerans göstermek ve mağdurlara destek olmaktır.