Fikret Bila'nın dikkat çekici analizine göre, Türkiye iktidarı, ABD ve İsrail'in Suriye'de başlattığı süreci doğru değerlendiremedi. Bu durum, Türkiye'nin Suriye politikasında önemli sonuçlara yol açmış olabilir. Peki, Türkiye'nin bu süreçteki hataları nelerdi ve gelecekte neler beklenebilir? İşte detaylar...

Sürecin Başlangıcı ve Türkiye'nin Rolü

Suriye'deki iç savaş, Arap Baharı'nın etkisiyle 2011 yılında başlamış ve kısa sürede bölgesel bir krize dönüşmüştü. ABD ve İsrail'in bölgedeki stratejik çıkarları, Suriye'deki rejimin değişmesi yönünde bir baskı oluşturmuştu. Türkiye ise başlangıçta Esad yönetimiyle iyi ilişkiler içindeyken, iç savaşın şiddetlenmesiyle birlikte muhalif gruplara destek vermeye başlamıştı. Ancak, Fikret Bila'ya göre, Türkiye bu süreçte ABD ve İsrail'in asıl hedeflerini tam olarak anlayamadı.

Türkiye'nin Suriye politikasındaki temel amacı, sınır güvenliğini sağlamak ve bölgedeki istikrarı korumaktı. Ancak, bu amaçlara ulaşmak için izlenen yöntemler, zaman zaman tartışmalara yol açtı. Özellikle, bazı radikal gruplara verilen destek, Türkiye'nin uluslararası arenadaki itibarını zedeledi. Ayrıca, Suriye'deki Kürtlerin güçlenmesi, Türkiye için yeni bir güvenlik tehdidi oluşturdu.

Türkiye'nin Yanılgıları Nelerdi?

Fikret Bila'nın analizine göre, Türkiye'nin Suriye konusunda yaptığı temel hatalar şunlardı:

• ABD ve İsrail'in stratejik hedeflerini yanlış okumak: Türkiye, bu ülkelerin Suriye'deki rejim değişikliği arzusunun, bölgedeki uzun vadeli planlarının sadece bir parçası olduğunu göz ardı etti.
• Muhalif gruplara verilen desteğin sonuçlarını öngörememek: Türkiye, bazı radikal gruplara destek vererek, Suriye'deki iç savaşın daha da karmaşık hale gelmesine katkıda bulundu.
• Kürtlerin güçlenmesini engelleyememek: Türkiye, Suriye'deki Kürtlerin güçlenmesini engelleyemeyerek, kendi sınır güvenliği için yeni bir tehdit yarattı.

Gelecekte Neler Beklenebilir?

Türkiye'nin Suriye politikasında yaşanan bu hatalar, gelecekte daha büyük sorunlara yol açabilir. Özellikle, Suriye'deki iç savaşın devam etmesi ve bölgedeki güç dengelerinin değişmesi, Türkiye'nin güvenlik çıkarlarını olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle, Türkiye'nin Suriye konusunda daha dikkatli ve stratejik bir yaklaşım benimsemesi gerekiyor. Diplomasi ve işbirliği, Türkiye'nin Suriye sorununa çözüm bulmasında önemli bir rol oynayabilir.

Türkiye'nin Suriye'deki gelişmeler karşısında daha gerçekçi bir tutum sergilemesi, bölgesel ve uluslararası aktörlerle daha yakın işbirliği yapması ve kendi güvenlik çıkarlarını koruyacak şekilde hareket etmesi gerekmektedir. Aksi takdirde, Suriye'deki istikrarsızlık ve çatışma ortamı Türkiye için ciddi bir tehdit oluşturmaya devam edecektir.