Ümraniye'de yaşayan Süleyman amca, hayatı ince eleyip sık dokuyan, bilge bir insandı. Mahalle mescidinde gönüllü imamlık yapar, ailesini ve çevresini koruyup kollardı. Çocukluğumda, ihtiyaç sahipleri için kurduğu "Yardım Fonu" ile bankalara muhtaç olmadan destek olurdu. Ordu'nun yiğit bir evladı, yetenekli bir ressam ve örnek bir aile babasıydı. Onunla geçen zamanlar, hayatıma unutulmaz izler bıraktı.

Osman ile aynı sırada okuyorduk ve Süleyman amcanın evine sık sık giderdik. Orada, yabancılık çekmeden, hâneden biri gibi ağırlanırdık. Bize her zaman sevgi ve şefkatle yaklaşırlardı. Süleyman amca, gençlik heyecanımızla dolu, dünyayı değiştirmeye hevesli bizleri sabırla dinler, yanlışlarımızı tatlılıkla düzeltmeye çalışırdı.

Gençlik Ateşi ve Bilgi Arayışı

Hızlıydık, heyecanlıydık. Yeni öğrendiğimiz bilgileri hemen satmaya çalışırdık. Yavuz Bahadıroğlu'nun "Sunguroğlu" roman serisiyle başlayan okuma serüvenimizde, okuduklarımızı anlamak için lügatlere başvurur, anladığımızı sandığımız yerlerin propagandasını yapardık. Osman ile birlikte okuduğumuz kitapları Süleyman amcaya anlatır, onu adeta bombardımana tutardık. O ise, bilgisi ve görgüsüyle bizi kat kat aşmasına rağmen, sabırla dinler ve yanlışlarımızı düzeltmeye çalışırdı.

Bir gün yine coşmuş, adeta müçtehit edasıyla konuşuyorduk. Süleyman amca, uzun süre bizi dinledikten sonra, hayatımın dönüm noktalarından biri olan o cümleyi söyledi: "Yığınak hatası yapmayın çocuklar." O an bu cümlenin derinliğini anlamamıştık, sıradan bir uyarı olarak geçiştirmiştik.

Yığınak Hatası Nedir?

Yığınak hatası, sadece askeri bir terim değil, hayatın her alanını kapsayan bir kavramdır. Askeri alanda yapılan yığınak hataları savaşın kaybedilmesine neden olabilirken, hayatta yapılan yanlış yığınaklar da ciddi ve telafi edilmez kayıplara yol açabilir.

• Duygusal Yığınak Hatası: Hislerimizi sadece sınırlı alanlara yönlendirerek hayal kırıklığına uğramak.
• Siyasi Yığınak Hatası: Aile içi fanatizm veya tek bir siyasi görüşe saplanıp kalmak.
• Dini Yığınak Hatası: Farklı inançlara veya yorumlara saygı duymamak.

Süleyman Amcanın Öğüdü

Süleyman amca, o gün bize aslında şunları söylüyordu:

• Bilgi kaynaklarınızı çeşitlendirin, tek kaynağa hapsolmayın.
• Donanımınızı asıl kaynak olan vahyin ve Efendimizin terazisine vurun sonra kabul edin.
• Bir komutan gibi malzemelerinizi dengeli oluşturun ve doğru yöne sevk edin.
• Bir sanayici hassasiyetiyle üretim çeşitliliğini dikkate alın.
• Yığınak hatası sevkiyat başarısızlığına sebebiyet verir, uyanık olun.
• Ön kabul ve önyargılardan azade olun ki, yanlış malzemelerle deponuzu doldurmayın.

Kimimiz sadece fıkha ağırlık veriyoruz, kimimiz tefsir bilimine, bir diğerimiz ise hadis alanına. Kelam, İslam hukuku, mezhepler tarihi, dil ve belagat ve tasavvuf gibi farklı temel alanların tümüne lazım geldiği kadar yönelip beslenmek yerine tek bir alana odaklanıp gayrısını âdeta yok sayarcasına bir yönelim Süleyman amcanın bize “Yığınak hatası yapmayın” öğüdünün içine girmiyor mu? Yanlış yığınak yapmanın önemli bir diğer riski de diğer donanımların alanlarını daraltıp sadece kendini adadığın alanı ana akım olarak görmek ve diğerleriyle mücadeleye girişmek… Özgür bir zihin, çalışan bir akıl ve hisseden bir kalple tarafsızlık ve adalet ilkesini esas alarak baktığınızda siz bundan farklı ne görüyorsunuz?

Süleyman amcanın "Yığınak hatası yapmayın" öğüdü, hayatımızın her alanında dengeyi korumamız, farklı görüşlere açık olmamız ve önyargılardan uzak durmamız gerektiğini hatırlatıyor. Bu öğüdü hayatımıza uygulayarak daha başarılı, daha mutlu ve daha huzurlu bir yaşam sürebiliriz.

Süleyman amcaya gani rahmet diliyorum. Ya Selam.