Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Aydın Milletvekili Süleyman Bülbül, Aydın'ın Kuyucak ve Buharkent ilçelerindeki beş köyü etkileyecek Jeotermal Enerji Santrali (JES) projesine karşı sert bir çıkış yaptı. Bülbül, projenin bölge halkının yaşam alanlarını tehdit ettiğini belirterek, direniş çağrısında bulundu. Köylüler, 23 Mayıs'ta yapılacak ÇED toplantısı öncesinde bir araya gelerek tepkilerini dile getirmeye hazırlanıyor.

JES Projesine Köylülerden Büyük Tepki

Bölgede yaşayan köylülerin mağduriyetine dikkat çeken CHP'li Bülbül, "Şirketin incir ağaçlarını katlederek başlattığı faaliyetlere karşı köylüler ayağa kalktı. İki bin 500 imzayla başlayan itiraz süreci, bugün büyüyerek hukuki ve toplumsal bir direnişe dönüştü" dedi. Çevre avukatlarının ve köylülerin mücadelesi sonucunda 3 kuyunun ÇED muafiyetinin iptal edildiğini, 8 yeni kuyu için izinlerin ise yargıya taşındığını belirten Bülbül, Kocaer Enerji'nin 24 MW'lık JES projesi için ÇED sürecini başlatmasının, şirketin bölgede yeterli sıcaklıkta kaynak bulduğunu ve JES'i hayata geçirmekte kararlı olduğunu gösterdiğini ifade etti.

Hukuk Halkın Yanında Olmalı

Bülbül, "Bu mesele sadece çevresel bir sorun değil, yerelin iradesi ile sermayenin çıkarı arasındaki siyasi bir mücadeledir. Hukuk, açgözlü şirketlere değil, halka kalkan olmalıdır. Aydın halkı, doğasını, toprağını ve yaşam hakkını savunmaya devam edecektir. Bu mücadele sadece köylerin değil, tüm ülkenin geleceği için verilmektedir" şeklinde konuştu. CHP'li vekil, JES'lerle delik deşik edilen Aydın'da şimdi yine bir tehlikenin kapıda olduğunu vurgulayarak, Kuyucak ve Buharkent ilçelerindeki köyleri etkileyecek bir JES kurulmak istenmesine karşı çıktı.

Zeytinlikler Yok Mu Olacak?

Bülbül, Kocaer şirketinin daha önce vatandaşların protesto ile açtırmadığı sondaj kuyularının yakınında yeni alanlar satın alarak, yarım asırlık verimli incir ağaçlarını keserek, sondaj kuleleri dikerek Aydın'ın verimli topraklarını kurutma projesine başladığını iddia etti. Zeytin Kanunu'nun 20. maddesinin çok açık olduğunu, zeytinlik sahaları içinde ve bu sahalara 3 kilometre mesafede tesis yapılamayacağını, işletilemeyeceğini hatırlattı. Bülbül, "Yaklaşık 20 bin insanın yaşadığı, binlerce insanın üretim yaptığı bölgede ağaç katliamı yapılarak, zeytin ve incir ağaçları kesilerek büyük bir çevre katliamına imza atılarak; bu şirket 32 kuyu açmak için başvuru yapmıştır. Bu hukuksuzdur" dedi.

CHP Aydın Milletvekili Süleyman Bülbül'ün bu açıklamaları, bölgedeki JES karşıtı mücadelenin daha da alevlenmesine neden oldu. Köylülerin ve sivil toplum örgütlerinin direnişiyle birlikte, projenin geleceği belirsizliğini koruyor. Aydın'da yaşanan bu gelişmeler, çevre ve enerji politikaları arasındaki hassas dengeyi bir kez daha gözler önüne seriyor.