Elon Musk'ın sahibi olduğu X platformu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun hesabına uyguladığı sansürle gündeme geldi. Milyonlarca takipçisi olan İmamoğlu'nun hesabına erişimin engellenmesi, ifade özgürlüğü tartışmalarını alevlendirdi. Bu durum, Musk'ın platformu bir sansür aracına dönüştürdüğü yönündeki eleştirileri de beraberinde getirdi.

Sansürün Perde Arkası: Neler Yaşandı?

X'i ifade özgürlüğünü yeniden tesis etmek amacıyla satın aldığını belirten Elon Musk'ın, Türkiye'de halk tarafından seçilen bir belediye başkanının sesinin kısılmasına izin vermesi şaşkınlık yarattı. İmamoğlu'nun, hakkında açılan davalar ve siyasi baskılar nedeniyle sesini duyurmaya çalıştığı X hesabının engellenmesi, demokrasiye vurulan bir darbe olarak yorumlandı. X'in Türkiye'de birçok muhalif haber kuruluşu, gazeteci, siyasetçi ve sivil toplum örgütünün hesaplarına erişimi engellediği de biliniyor.

Bu durum sadece Türkiye ile sınırlı değil. Musk, daha önce Brezilya ve ABD'de de bazı hesapları kısıtlamış, özellikle gazetecilerin hesaplarını askıya alması ve haber linklerini kaldırması büyük tepkilere yol açmıştı. Bu adımlar, Musk'ın ifade özgürlüğü konusundaki tutumunun sorgulanmasına neden oldu.

İmamoğlu'ndan İlk Açıklama: "Halkın İradesi Susturulamaz!"

Sansürün ardından Ekrem İmamoğlu'ndan ilk açıklama geldi. İmamoğlu, "Halkın iradesi hiçbir şekilde susturulamaz. Bu tür baskılar bizi yıldıramaz. Demokrasi mücadelemize kararlılıkla devam edeceğiz" ifadelerini kullandı. İmamoğlu'nun avukatları, X'e sansürün kaldırılması için başvuruda bulundu. Konuyla ilgili hukuki süreç başlatıldı.

X'ten Henüz Bir Açıklama Yok

Elon Musk ve X yönetimi, sansür kararıyla ilgili henüz resmi bir açıklama yapmadı. Kullanıcılar, sosyal medyada #SansüreHayır etiketiyle tepkilerini dile getiriyor. Birçok kişi, X'i boykot etme çağrısında bulunuyor. Bu durum, X'in itibarını zedeleyebilir ve kullanıcı kaybına yol açabilir.

Türkiye'de yaşanan bu sansür olayı, sosyal medya platformlarının ifade özgürlüğü üzerindeki etkisini bir kez daha gündeme getirdi. Platformların, siyasi manipülasyonlara ve baskılara karşı nasıl bir duruş sergileyeceği merak konusu. Bu tür olaylar, sosyal medya platformlarının sorumluluğunu ve şeffaflığını artırma ihtiyacını gözler önüne seriyor.