CHP Genel Başkan Yardımcısı Deniz Yavuzyılmaz, sosyal medya hesabından yaptığı çarpıcı bir paylaşımla İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin (İBB) İstanbul Müftülüğü'ne lüks bir araç tahsis ettiğini iddia etti. Yavuzyılmaz, bu durumu "İBB'ye bir hortum da Diyanet'ten" şeklinde nitelendirerek, belgeleriyle birlikte kamuoyuna duyurdu. Bu iddia, özellikle ekonomik krizin yaşandığı bu günlerde büyük yankı uyandırdı.

İddianın Detayları Neler?

Deniz Yavuzyılmaz'ın açıklamalarına göre, söz konusu lüks araç tahsisi 2018-2019 yıllarında, AK Parti dönemindeki İstanbul Büyükşehir Belediyesi yönetimi tarafından yapıldı. İddiaya göre, belediyenin bütçe kaynaklarıyla İstanbul Müftülüğü'ne yasa dışı bir şekilde süper lüks bir araç tahsis edildi. Yavuzyılmaz, aracın markasının Audi, modelinin ise A8 Long olduğunu belirtti. Bu modelin güncel fiyatının ise 19.393.195 TL olduğunu vurguladı.

Yavuzyılmaz, bu durumun vatandaş ekonomik krizin altında ezilirken kul hakkına girmek olduğunu savunarak, İBB'nin bu süper lüks aracın akaryakıt giderlerini de kendi kasasından ödediğini iddia etti. Ayrıca, 237 sayılı Taşıt Kanunu'na göre kurumların edinebilecekleri taşıtların standart tipte, lüks ve gösterişten uzak, ucuz ve ekonomik olma şartı bulunduğunu hatırlattı.

Vatandaşlar Ne Diyor?

Yavuzyılmaz'ın bu açıklamaları sosyal medyada geniş yankı buldu. Birçok vatandaş, ekonomik sıkıntıların yaşandığı bir dönemde bu tür lüks harcamaların kabul edilemez olduğunu dile getirdi. Sosyal medya kullanıcıları, İBB'nin bu konuya açıklık getirmesini ve sorumluların hesap vermesini talep etti.

İşte sosyal medyada yapılan bazı yorumlar:

• "Bu nasıl bir israf! Millet açlıkla mücadele ederken, bunlar lüks araçlarla geziyor."
• "İBB'nin bu konuda acilen bir açıklama yapması gerekiyor. Bu iddialar çok ciddi."
• "Kul hakkı yemekten başka bir şey değil. Yazıklar olsun!"

Bu türden lüks harcamalar, toplumda büyük bir tepkiyle karşılanmakta ve kamu kaynaklarının daha verimli kullanılması gerektiği yönündeki talepleri artırmaktadır. Özellikle ekonomik kriz dönemlerinde, kamu kurumlarının tasarruf tedbirlerine uyması ve örnek davranışlar sergilemesi beklenmektedir.

Deniz Yavuzyılmaz'ın belgelerle ortaya koyduğu bu iddia, İBB ve İstanbul Müftülüğü cephesinde nasıl bir yankı bulacak, merakla bekleniyor. Konuyla ilgili resmi bir açıklama yapılıp yapılmayacağı ve iddiaların ne şekilde yanıtlanacağı önümüzdeki günlerde netlik kazanacak.