İmamoğlu Operasyonu: Erdoğan Neden Bu Kadar Acele Etti?
Son Dakika

İmamoğlu Operasyonu: Erdoğan Neden Bu Kadar Acele Etti?


22 May 20255 dk okuma4 görüntülenmeSon güncelleme: 23 May 2025

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'na yönelik başlatılan soruşturma ve tutuklanma süreci, siyasi arenada büyük yankı uyandırdı. KONDA Araştırma Başkanı Aydın Erdem, bu süreçle ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. Erdem, İmamoğlu'nun yükselen popülaritesinin iktidarı aceleci davranmaya ittiğini ve "Erdoğan bekleseydi hiç yapamayacaktı" dediğini vurguladı.

İmamoğlu'nun Yükselişi ve Operasyonun Zamanlaması

Aydın Erdem, İmamoğlu'nun toplumun farklı kesimlerinde artan kabul görmesinin, iktidar tarafından endişeyle karşılandığını belirtti. Erdem'e göre, İmamoğlu'nun "Türkiye'yi kim yönetsin" sorusuna verilen yanıtlarda yükselişe geçmesi, sadece muhalif seçmenlerde değil, kararsız seçmenlerde de etkili oldu. Bu durumun farkında olan iktidar, operasyonu hızlandırmak zorunda kaldı. Diploma iptali ile tutuklama arasındaki 24 saatlik sürenin kısalığı da bu aceleciliğin bir göstergesi olarak değerlendiriliyor.

Erdem, "Bir takım şeyler aceleye getirilmiş gibi. Çünkü biz zaten Ekrem İmamoğlu'nun kapsayıcılığının arttığını görüyorduk. Hızlı bir Türkiye'yi kim yönetsin sorusunda Ekrem İmamoğlu'nu tercih etme oranında yükselme vardı ve değişik kümelerde o yükseliyordu. Sadece muhalif kümelerde değil, kararsız seçmende de yükseliyordu. Böyle bir şeyin geleceği bir yandan belliydi" şeklinde konuştu.

Toplumun Tepkisi ve İktidarın Stratejisi

İmamoğlu'na yönelik operasyonun toplum nezdinde meşruiyetinin düşük olduğunu ifade eden Erdem, iktidarın bu durumu telafi etmekte zorlandığını belirtti. Normalde bu tür durumlarda daha temkinli bir strateji izlemesi beklenen iktidarın, bu sefer hızlı hareket etmesi dikkat çekti. Erdem, iktidar yanlısı medyanın propagandasına rağmen, toplumun genelinin bu operasyonu kabullenmediğini savundu.

Aydın Erdem'in açıklamaları, İmamoğlu'nun tutuklanma sürecinin siyasi bir operasyon olduğu ve iktidarın aceleci davrandığı yönündeki iddiaları güçlendiriyor. Erdem'in vurguladığı gibi, İmamoğlu'nun artan popülaritesi ve toplumun farklı kesimlerinde yarattığı umut, iktidarın bu tür bir müdahalede bulunmasına neden olmuş olabilir.

Bu gelişmeler, Türk siyasetinde önemli bir dönüm noktası olarak değerlendirilebilir. İmamoğlu'nun tutuklanması, muhalefet partileri ve sivil toplum kuruluşları tarafından büyük tepkiyle karşılanırken, iktidarın bu hamlesinin uzun vadeli sonuçları merakla bekleniyor.