DEM Parti Antalya Milletvekili Saruhan Oluç, PKK'nın kongresi sonrası yaptığı açıklamalarla gündeme bomba gibi düştü. TELE1'de katıldığı programda Kürt sorununun çözümü için TBMM'yi işaret eden Oluç, tüm partilerin iş birliği yapması gerektiğini vurguladı. Peki, bu açıklamalar ne anlama geliyor? Türkiye'yi nasıl bir süreç bekliyor?

Tarihi Eşik: Çatışmalar Sona Mı Eriyor?

Oluç, kongrenin ardından yapılan açıklamaların tarihi bir eşik olduğunu belirterek, "50 yıllık bir dönemden sonra çatışmanın sona ermesi doğrultusunda çok önemli bir adım atılmış oldu. Örgüt sonunda kongresini toplayıp kararlar aldı. Bu kararları da kısa süre içinde kamuoyuyla paylaşacaklarını duyurdular." dedi. Bu sözler, uzun yıllardır devam eden çatışma ortamının sona erebileceği umudunu yeşertti.

Oluç, alınan kararların 27 Şubat'ta İmralı'da yapılan barış çağrısıyla uyumlu olduğunu da sözlerine ekledi. "Satır arasından okuduğumuz bunlar. İnsanların, gençlerimizin artık toprağa düşmeyeceği bir döneme adım atıyoruz. Bu yüzden çok önemli bir tarihsel karar olarak değerlendiriyoruz." ifadeleriyle, barışın mümkün olduğuna dair inancını dile getirdi.

Çözüm Adresi: TBMM ve Tüm Partilerin İş Birliği

DEM Parti'li vekil, Kürt sorununun demokratik ve barışçıl çözümü için uzun zamandır TBMM'yi işaret ettiklerini hatırlattı. "İktidarıyla ve muhalefetiyle ortak adım atılmasını öneriyorduk. Bunun için çok sayıda görüşme yaptık. Hem iktidarla hem de muhalefet partileriyle görüştük." şeklinde konuşan Oluç, çözümün ancak Meclis çatısı altında ve tüm partilerin iş birliğiyle mümkün olabileceğini vurguladı.

Oluç, Meclis'te yasal ve anayasal düzenlemeler yapılabileceğine dikkat çekerek, "Bu çalışmayı bütün partiler birlikte yapmalı. Çok büyük çelişkiler ve karşıtlıklar yok. Her partinin önerisi vardır, olabilir. Ama genel anlamda baktığımızda, partiler aşağı yukarı birbirine yakın görüşlerde. Tartışmalar olacaktır, bu doğaldır. Meclis'teki bütün partiler birlikte götürerek bunu sonuca vardırabiliriz." dedi.

Kayyım Sorunu: Demokratikleşme Meselesi

Kayyım atamaları konusuna da değinen Oluç, bu durumdan en çok zarar gören partinin DEM Parti olduğunu belirtti. "Kayyım konusundan en çok zarar gören parti biziz. Dolayısıyla en büyük acıyı biz çektik. Kayyım atanması demek, yerel iradenin gasp edilmesidir dedik. Bu konudaki tutumumuz da sürüyor." ifadelerini kullandı.

Oluç, Meclis'te yapılacak düzenlemeler arasında kayyım konusunun da yer alması gerektiğini savunarak, "Elbette müzakere edilebilir. Bu kayyım meselesinin sadece DEM Parti için değil tüm partiler için çözülmesi gerekiyor. Bu demokratikleşme meselesi." şeklinde konuştu.

Türkiye'nin siyasi arenasında yankı uyandıran bu açıklamalar, Kürt sorununun çözümü ve barış sürecinin yeniden canlanması ihtimalini gündeme getirdi. Ancak, sürecin nasıl ilerleyeceği ve diğer siyasi partilerin bu çağrıya nasıl yanıt vereceği merak konusu olmaya devam ediyor.