HDP’nin eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Edirne Cezaevi’nden kaleme aldığı yeni bir yazıda Türkiye Cumhuriyeti’nin Kürtlerin de devleti olduğunu vurguladı. Demirtaş, Barış Araştırmaları Derneği’nin (Qad) internet sitesinde yayımlanan yazısında, “Türkiye Cumhuriyeti devleti hepimizin devletidir. Bu anlamda Cumhuriyeti demokratikleştirme görevi de hepimizindir” ifadelerini kullandı.

Kürtlerin Entegrasyonu ve Devletin Rolü

Demirtaş, Kürtlerin kimlikleri, dilleri ve kültürleriyle Türkiye’ye entegre olduğunu belirterek, devletin de bu süreçte önemli bir rol oynadığını kaydetti. Kürtlerin bağımsız bir devlet kuramadığını ancak asimilasyona karşı direndiklerini ifade eden Demirtaş, “Kürtler Türkiye’nin her yerine yerleşti ve bu toprakları yurt edindi” dedi.

Yeni Paradigma İhtiyacı

Demirtaş, hem Kürtlerin devlet talebini hem de devletin bölünme korkusunu ortadan kaldıracak yeni bir paradigma ihtiyacına dikkat çekti. Bu yeni yaklaşımın, Kürtlerin kimliklerini ve kültürlerini koruyarak Türkiye Cumhuriyeti’ne entegre olmalarını sağlayacağını belirtti. Ayrıca, devletin tekçi resmi ideolojiden vazgeçerek Kürtlere kapılarını açması gerektiğini vurguladı.

Barış Süreci ve Gelecek Adımlar

Demirtaş, barış sürecinin önemine değinerek, “Artık silah, kan ve acı aradan çıkmıştır. Önümüzdeki tek engel, eskiye olan bağımlılığımızdır” dedi. Türk ve Kürt halklarının birlikte hareket etmesi gerektiğini belirten Demirtaş, bu sürecin bölgesel istikrarı da olumlu etkileyeceğini ifade etti. Demirtaş’ın yazısında öne çıkan diğer önemli noktalar şunlar:

• Kürtlerin anayasal ve yasal güvence altında eşit yurttaşlık haklarına kavuşması gerektiği,
• Devletin Kürtlere yönelik ayrımcılık ve zulüm politikalarından vazgeçmesi,
• Barış sürecinin tüm tarafların katılımıyla ilerlemesi gerektiği.

Demirtaş, son olarak, “Türkiye Cumhuriyeti devleti hepimizin devletidir. Bu anlamda Cumhuriyeti demokratikleştirme görevi de hepimizindir” diyerek sözlerini tamamladı.